Ramazan ayının yedi yirmi dört bir ay hizmetkârı din görevlisi kardeşlerimi öncelikle tebrik ediyorum...
Bizler şaşalı ve reklamı olan iftar ve ramazanın değil Allah (cc) rızasının var olduğu sofraların vazgeçilmezleriyiz. Rabbim kabul eylesin.
Bu vatanın ülkenin bayrağın birlik ve beraberliğinin hamurunu yoğuran bizleri takdir edenlere de elbet teşekkür ederiz...
Her yıl ramazanlarda kurum ve kuruluşlar belirli kesimlere ve sivil toplum kuruluşlarına davetler tertip ederler... Dayanışma ve kaynaşma. Nedense hiçbir ramazan şu din görevlilerini de bir arada onurlandıran birlik beraberlik daveti olamadı veya oldu da biz mi katılamadık. O kadar araştırdım din görevlileri ne ait toplu bir program göremedim, varsın olmasın bize Allah (cc) yeter.
Ramazan ayının cefakâr ve vefakâr din görevlilerinin iftar vaktiyle başlayan mesaisi teravih namazıyla bir yudum çayı bile tadamadan devam eder. Teravih sonu gün biter ve yarın başlamıştır. Yarının başlamasıyla bu gün olmuştur aslında, bu günde sahuru beklemekle geçer kur an hatmiyle sabah namazı ve güneş ışığını göstermiştir. Üç saatlik bir uykunun ardından yaz kur an kursu için cıvıl cıvıl camiye koşan çocukların eğitimi mesaisi başlamıştır… Şevkle yılmadan koşar hocam camiye, o çocuklara besmele öğretmek, Allah Resulünün hayatını öğretmek, vatan millet aşkı aşılamak, sevgi tohumu ekip saygı meyvesi toplamak, her biri hocamın uykusuna galip gelmiştir.Hocam bu bir ayda bir akraba ziyaretine bile (sılai rahimi ne kadar anlatsa da) kendisi gidememiş çoğu zaman kendi aile fertleriyle de iftar edememiştir.
Devam eder hocamın mesaisi; öğlen namazı ve mukabele, cemaatin dini soru ve eğitimi ikindiye kadar devam eder. İkindi sonu iftar ve kuran mevlid programı nihayetinde akşam ezanı. Akşam ezanı tam “Allahuekber” derken herkes orucunu açmış ama hocam ezanı bitirecek ve öyle iftarını açacak.Bir aylık görev döngüsü hangi saatin mesai başlangıcı olduğu bile anlaşılamadan devam eder..Ramazanın her anı her saati bir ay yedi yirmi dört ful mesai devam eder…
Mezhebi meşrebi, ırkı rengi ne olursa olsun herkesin bir çatı altında olduğu tek çatı olan camilerimizde elinden gelen gayreti gösteren hocalarımıza ne kadar teşekkür etsek azdır.
Her yıl ramazan ayında belediyelerimiz mahallelere caddelere kurum ve kuruluşlara özel iftarlar verir.( aslolan bu sofralarda fakir ve yetimlerin olması arzumuzdur)Sosyal hizmetin gerekliliği elbette olmalı.Ancak her yıl son iftarı arefe gününü de din görevlilerine ayırsanız, tabağınızı çanağınızı taşırmazlar ya…neden olmasın…
Her neyse bizler din görevlilerinin yüreğinden geçenlere tercüman olmaya çalışalım dedik, Rabbim onları zaten görüyor ve ikram ediyor..
Bu memleketin harcında çimento olan din görevlilerini unutmamanız dileğimle “kadir gecenizi” tebrik ediyor iyi bayramlar diliyorum..
Hocam Allah cc sizlerden razı olsun…
Faruk ATEŞ –Güzel kale imamı- ÜNYE..
Yorum Yazın