Kişinin yaşadığı psikolojik durum ile toplumdan ve çevresinden kendisini soyutlayarak kendi dünyasına çekilmesidir yalnızlık.
Tolstoy; “İnsancıklar içerisinde insan olmak” söylemini söylerken de kalabalıkların yalnızlığına dikkat çeker.
Kaybolup gidiyoruz kalabalıkların içinde. Hayatımızda her şey o kadar hızlı ki, bir an dursan her şey kaybolacak, her şey uçup gidecek gibi geliyor insana. Yakalayamadığın bir hayatı kovalamak, peşinden koşturmak zorunda kalıyorsun. Sürekli planlar yapıyor birkaç işi bir arada halletmeye uğraşıyoruz, ama hep bir şeyler hayatımızda yarım ya da eksik kalıyor.
Kalabalıkların içinde tek başına yaşayan insan gerçek anlamda kimseyle hiçbir paylaşımı olmadığı zaman giderek kendi duygularına karşı da duyarsızlaşabiliyor. Sahi en son ne zaman dinlediniz iç sesinizi? Kendi iç sesini dinleyemeyen insan öfkesiyle sevincini ayırt edemez duruma gelmekte, bu durumda sonuçta her türlü psikolojik ve psikosomatik sorunlara zemin hazırlamaktadır.
Hiçbir çağda olmadığı kadar iletişim kanallarının açık olduğu bir çağı yaşamaktayız. Mesafelerin kısaldığı ve herkese her an ulaşabilecek bir zaman dilimi içerisindeyiz. Fakat aynı zamanda insanların bir o kadar yalnızlaştığı ve giderek kendi dünyalarına çekildiği bir zamanı yaşamaktayız.
Sanal âlem sosyal medya adeta çağımızın hastalığı haline gelmiş durumda. Cafede sohbet etmek amacıyla bir araya gelmiş oturan gençlere bakıyorsun ellerinde akıllı telefonlar ve beyinleri oranın içinde, yan yana oturmuşlar ama sadece fiziksel olarak bir aradalar. Gerçekte ise her biri başka bir âlemde. Diller sukut etmiş, konuşmalar unutulmuş, karşılıklı iletişimi bitmiş.
Sanal âlemde binlerce takipçi ve binlerce arkadaşı var ama yinede yalnız ve tek başına.
Önemli olan gerçek hayatta kaç arkadaşın, kaç samimi dostluğun olduğudur.
Hayat sanal değil gerçeklerden ibarettir. Gerçeği fark edebilmen için sanal ortamdan uzaklaşmak lazım.
Kısacası; yalnızlık, insan fıtratına yaratılışına aykırıdır. Çünkü insan sosyal bir varlıktır.
Allah katında makbul olan ve insanların da hemcinsinden beklediği şey, yalnızlık değil, insanlarla iç içe olmak, sevmek, sevilmek ve yardımlaşmaktır.
Bir insan, başkalarına ne kadar alâka gösterir, onları anlamaya çalışır ve ihtiyaç anında onlara ne kadar yardım ederse, o derece mutlu ve huzurlu olur. Aynı zamanda karşısındakini de mutlu eder.
Kalın sağlıcakla…
Sait Özdemir
Aile Eğitimi Uzmanı&Uzman Psikolojik Danışman
www.saitozdemir.net
Yorum Yazın