TDV

98 Ülkede Yardım faaliyeti yapılacak

haber dinibülten
2789 Görüntüleme
22 Mayıs 2019 01:13
Son Güncelleme: 22 Mayıs 2019 01:13
Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Genel Müdürü Mehmet Savaş Polat’la, İslam âleminin 11 aydır heyecanla beklediği Ramazan-ı Şerif’i konuştuk.
98 Ülkede Yardım faaliyeti yapılacak

Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Genel Müdürü Mehmet Savaş Polat’la, İslam âleminin 11 aydır heyecanla beklediği Ramazan-ı Şerif’i konuştuk. Yurt içinde ve dışında 5 bin yetime bayramlık giysi dağıtacaklarını söyleyen Polat, “Yurt içerisinde 40 bin alışveriş kartı dağıtacağız. Yurt dışında ise 98 ülkenin 323 bölgesinde 100 binin üzerinde gıda kolisi dağıtacağız. 200 bini aşkın kişiye de iftar vereceğiz” dedi.

5 BİN YETİME BAYRAMLIK GİYSİ DAĞITILACAK

İçinde bulunduğumuz bereket ve rahmet ayı Ramazan’da yaptığınız ve yürüttüğünüz çalışmaları anlatabilir misiniz? Neler yapıyorsunuz?

Ramazan ayı içerisinde çok fazla faaliyetimiz var. İki büyük organizasyonumuz var, birincisi Ramazan diğeri kurban. Yürütülen diğer hizmetler genel olarak insani yardım. En temel çalışmalarımızı Ramazan ayında çok yoğun bir duygu içinde birçok ülkede faaliyet sürdürüyoruz. Vakfımız 1975 yılından bu yana hem eğitim alanında hem de hayır hizmetleri alanında çalışmalarını yürütüyor. Ramazan’da vakfımız 2018 yılı itibarıyla 26 milyon 171 bin lira bir yardım ulaştırdı. Bu yardımlar hem yurt içinde hem de yurt dışında yapıldı. 2019 yılı içerisinde “Kardeşlerini Unutma Beklenen Sensin” temasıyla 81 ilin 725 ilçesinde 800 şubemizle faaliyet gerçekleştireceğiz. Yurt içerisinde 40 bin alışveriş kartı dağıtacağız. 5 bin yetime bayramlık giysi dağıtacağız. Yurt dışında ise 98 ülkenin 323 bölgesinde 100 binin üzerinde gıda kolisi dağıtacağız. 200 bini aşkın kişiye de iftar verileceğiz.

 

Yurt içinde 81 il 725 ilçede, yurt dışında ise 98 ülke ve 323 bölgede çalışmalarınız var. Ramazan ayı dışında, başka hangi çalışmalarınız var?

İhtiyaçlar bölgelere göre değişiyor. Biz de bölgeye göre her türlü projeyi geliştirmekte ve takip etmekteyiz. Bunlardan öne çıkan su kuyusu ve Kur’an-ı Kerim projelerimiz var. Özellikle su kuyularında 342 proje yapıldı. 23 ülkede 239 su kuyusu tamamlandı. Bugüne kadar su kuyusundan istifade eden sayısı 2 milyonu geçti. Kuyularımızın özelliği var. Biz çok büyük kuyular açarak bölgesel ihtiyaçları da karşılamayı planlıyoruz. Ve bölgenin 25 yıllık su ihtiyacını karşılıyoruz. Kuyuları da Osmanlı mimarisiyle yapıyoruz.  Kur’an-ı Kerim projemizde ise “Hediyem Kur’an Olsun” projesiyle SMS üzerinden 25 lira bağış yapılıyor. Bizler de Kur’an-ı Kerimlerin özellikle Afrika bölgesinde dağıtımlarını gerçekleştiriyoruz. İhtiyaç duyulan 67 ülkeye ulaştık. Afrika’nın birçok noktasında Kur’an-ı Kerim’i tam kitap halinde görmeyenler var. Bu konuda bugüne kadar toplanan bağış miktarı 1 milyon 200 bin civarında.

 

“ÖNCELİĞİMİZ EĞİTİM PROJESİ”

Sömürülmüş, fakirliğe zorlanmış ülkelere ulaşıyorsunuz. Bölgelerin tekrar ayağa kalkması için projeleriniz var mı? Varsa neler?

Bizim öncelik olarak belirlediğimiz en önemli projemiz eğitim projeleridir. Biz eğitimi bütün insanlığı ayağa kalkındıracak projeler olarak görüyoruz. Buna ülkemizin gençleri de dâhil. Afrika’da eğitim imkânı bulamayan ve doğru kaynağa ulaşamayan kardeşlerimize vakfımız eğitim imkânı sunuyor. 110 ülkeden yurt dışından kardeşlerimizi getiriyoruz. Bunların bütün masraflarını vakfımız karşılıyor. Eğitimlerini bitirdikten sonra orada yürütecekleri destek konusunda da yardımcı oluyoruz. Kendilerinin oradaki sosyal planlarına da yardımcı oluyoruz. Burada öğrencilerimize de yurt, burs ve kurs şekilde destek oluyoruz.

“HERKES ‘NEREDESİNİZ, OSMANLI GELDİ” DİYOR

Siz de bölgelere gidiyor musunuz? Gittiğinizde şaşırdığınız ya da “çok şükür buralara geldik” dediğiniz anılarınız oldu mu, aktarmak ister misiniz?

Yurt dışından baktığımızda ülkemizin misyonu, yaptığı çalışmalar ve izleri görünce önemini daha iyi anlıyoruz. En önemlisi, dünya coğrafyalarında bıraktığı tarihi ve kültüre yakından şahitlik ediyoruz. Vakfımız “Beklenilen Sensin” diyor. Gerçekten bu ifade mazlum coğrafyalarda kendini gösteriyor. Gittiğimiz her yerde herkes ‘neredesiniz, Osmanlı geldi” diyorlar. Türkiye’nin gelmesini çok büyük coşkuyla karşılıyorlar. Gittiğimiz yerlerde Türk bayrağı ile bizi karşılıyorlar. Bazı coğrafyalarda çok ilginç daha önce Osmanlı bayrağı ya da Türk bayrağımızı eline geçirmiş ve bunu yıllarca saklamış kişilerle karşılaşıyoruz. Bizi en çok bu etkiliyor. Senegal’de kurban faaliyetleri yürüttüğümüzde, durumu çok kötü olan bir Hıristiyan kabileye de kurban eti dağıtılıyor. Bu Hıristiyan kabilenin reisi bizim arkadaşlara, ‘Siz Müslümansınız, biliyoruz. İbadetinize bir halel gelecekse bu etleri bize vermeyebilirsiniz’ diyor. Bizim arkadaşlarda İslam’ın hak dini olduğunu ve din, dil, ırk ayrımı yapmadıklarını söylüyor. İki gün sonra bu kabile reisi 600 kişilik kabilesiyle Müslüman olmaya karar verdi.

 

“İNFAK KAVRAMI ÜZERİNDE DURUYORUZ”

Son olarak Ramazan ayının önemine ilişkin neler söylemek istersiniz?

Bu yıl Diyanet İşleri Başkanlığımızın belirlemiş olduğu infak kavramı üzerinde duruyoruz. İnsanlara genel olarak şunu söylüyoruz; infak Allah’ın kendilerine ikramda bulunduğu kişilerin, ihtiyaç sahiplerine yönelik yapılacak her türlü yardımı anlattır. Bu infakta bir zekât müessesesi vardır. Çünkü fıkhın müesseseleşmiş bir kurum. Özellikle biz bu Ramazan’da “Kardeşliğimiz Zekâtla Bereketlensin” diyoruz. Bu proje kapsamında zekâtın nasıl verileceğini ya da kimlere verileceği konusunda bilgi veriyoruz. Tabii, ilk önce akrabalarınızdan başlayın, daha sonra çevrenizdekilere ulaşın diyoruz. Ama bunun için bizim gibi kurumsal çalışan teşkilatlara destek verin, hayırlarınızı daha geniş alanlarda sürdürebilirsiniz. Eğitim çalışmalarımızı genel zekât üzerinden yürütüyoruz. 

Yorum Yazın

Yorum yazarak topluluk kurallarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Dini Bülten hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.