HAC - UMRE

Üç Büyük Düşman, Cehalet, Tefrika Ve Sefalet

|
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, "Bu yapıya (FETÖ) gönlünü kaptırmış herhangi birine mihrabı teslim etmemiz doğru olmaz" dedi.Kaynak: Cehalet, tefrika ve sefalet düşmanları Müslümanlar'ın peşini bırakmıyor
Üç Büyük Düşman, Cehalet, Tefrika Ve Sefalet

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Mekke’de sağlık hizmeti veren Diyanet İşleri Başkanlığı Mekke hastanesini ziyaret etti.

Mekke hastanesinde tedavi gören hastaları ziyaret eden onlarla sohbet eden Diyanet İşleri Başkanı Görmez, hastaları tek tek ziyaret ederek, Sağlık Ekip Başkanı Mahmut Türk ve Başhekim Dr. Doğan Akdoğan'dan hastalar hakkında bilgi aldı. Yatarak tedavi gören hastaların Arafat’a intikalleri konusunda bilgi alan Başkan Görmez, yatan hastalardan birinin ağlaması üzerine, “Üzülme, hep birlikte Arafat’a çıkacağız. Orada birlikte dua edeceğiz. Arafat’a çıkıp o manevi atmosferi yaşayacağız” dedi.

Poliklinikleri gezen Başkan Görmez, ardından acil servise inerek ayakta tedavi gören hastaların şikâyetlerini dinledi.

Ziyaretin ardından açıklamada bulunan Başkan Görmez, hac mevsiminin bütün dünya hacıları için hayırlara vesile olmasını diledi.

Diyanet İşleri Başkanlığı olarak hac organizasyonunda en önem verdikleri hizmetin hacıların sağlığı olduğuna dikkat çeken Başkan Görmez, “Hacılarımızın ibadetlerini en güzel şekilde yapabilmeleri için sağlıklı olmaları gerekir. Biz hacılarımızı Allah’ın ve ülkemizin birer emaneti olarak görüyoruz. Bu yüzden onların sağlığıyla sıhhatiyle ilgilenmemiz gerekiyor” dedi.

Medine ekibinin de dahil olmasıyla bugün itibarıyla 545 sağlık personelinin hizmet verdiği Mekke hastanesi ziyaretinde Başkan Görmez, sağlık ekibine özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ederek, “Burada her sene sağlık görevlilerimiz hac ibadeti içinde ayrı bir hac yapıyorlar. Bir taraftan kendileri Allah’ın misafiri olarak geliyorlar. Diğer taraftan Allah’ın misafiri olarak gelen hacılarımızla en güzel şekilde ilgileniyorlar. Onları sıhhat içinde Arafat’a taşıyoruz. Arafat’ta bir günlüğüne kurulmuş çadır hastanemiz var. Hacılarımızın ibadetlerini en güzel şekilde yapabilmeleri için her türlü yardımı gösteriyorlar” dedi.

Mekke hastanesinde uzman ve pratisyenlerden oluşan 111 doktorla birlikte 545 sağlık personeli hizmet veriyor. Arafat’ta ise 4 çadır hastane ve 9 gezici ambulans hacılara hizmet verecek.

ÜÇ BÜYÜK DÜŞMAN: CEHALET, TEFRİKA VE SEFALET

İslam'ın üç büyük düşmanı cehalet, tefrika ve sefaletin Müslümanlar'ın peşini bırakmadığını anlatan Görmez, "Haccın aynasından İslam coğrafyasına baktığımızda, Müslümanlar'ın yaşadığı bütün çelişkileri görme imkanına sahip oluruz. Haccın aynasından dünyayı ve insanlığı okumak mümkün. Haccın aynasından İslam coğrafyasına baktığımız zaman Müslümanların içine girdiği bütün çelişkileri, bütün yönleriyle çok acı bir şekilde müşahede ediyoruz. Çünkü hac bize, hiç bir canlıya, börtü, böceğe, bir sivrisineğe, karıncaya bile dokunmamayı öğretiyor. Hac ibadeti aslında bize bu terbiyeyi öğretiyor. Ancak biz insanın canına kast etmeye devam ediyoruz." diye konuştu.

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, haccın, aynı kıblede, aynı istikamette, aynı yönde buluşmayı öğrettiğini, kıblenin herkesi birleştiren bir yön ve istikamet olduğunu aktararak, şunları aktardı:

"Ama haccın aynasından İslam dünyasına baktığımızda mezhep ve meşrepçilik üzerinden Müslümanlar arasında ihtilafların, kavgaların hatta savaşların varlığına şahit oluyoruz. Dolayısıyla bundan dolayı da yine üzgünüz. Hac bize Hazreti Adem ile başlayan, Hazreti İbrahim ile yenilenen ve Peygamberimiz Hazreti Mustafa (asm) ile süreklilik kazanan ortak bir tarihi gösteriyor ve ortak tarihi bize yaşatıyor. Ortak tarihe can veriyor. Fakat haccın aynasından İslam coğrafyasına ve Müslümanlar'a baktığımızda biz Müslümanlar sanki başka bir tarihin çocukları gibi hareket ediyoruz. Hacda başka bir tarihin içindeyiz, ülkelerimizde başka bir tarih yaşıyoruz. Sanki başka bir medeniyetin içinden buraya bakıyoruz. Haccın aynasından aynı zamanda bu çelişkimizi görüyoruz hep birlikte."

Görmez, "Müslümanım diyen herkes Müslümandır. Biz Müslümanım diyen herkesi mümin ve Müslüman kardeşimiz olarak kabul ederiz. Dindarlık görecelidir. Hiç kimse kendi yaşadığı bireysel dindarlık üzerinden başka insanların dindarlığını yargılamaya kalkışmamalı. Ve buradan bir ayrımcılık, bir tasnife gitmemeliyiz. Bunun bilhassa bu 15 Temmuz ruhunu canlı tutmak bakımından çok önemli olduğunu altını çizerek ifade etmek istiyorum." diye konuştu.

 

Yorum Yazın

Yorum yazarak topluluk kurallarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.