Türk Diyanet Vakıf Sen İstanbul 1 ‘Nolu Şube Yönetim Kurulu ve İlçe Temsilcileri İle İstişare Toplantısı Yapıldı
Genel Başkan Nuri Ünal ,Genel Baksan Yardımcıları , Eski İstanbul Şube Başkanları Yakup Sözen, Ali Yatı,Eski Türk Diyanet Vakıf Sen Genel Başkan Yardımcısı Muhammet Aydin, Yönetim Kurulu ve İlçe Temsilcileri katıldı.
Yeni Zelanda’da İki camide cuma namazı sırasında insan müsveddesi gözü dönmüşler tarafından düzenlenen bu terörist saldırı ile ilgili Genel Başkan Ünal, “Bu vahşi saldırıyı yapanlara lanet olsun” dedi.
Genel Başkan Ünal: “Bu vahşi saldırı bir kez daha göstermiştir ki İslam ülkeleri acilen durum değerlendirmesi yapmalıdırlar. Birlik içinde, bütünlük içinde ve beraber hareket edebilecek bir tutum ortaya koyabilmelidirler. Her fırsatta dinimiz İslam’ı, yüce kitabımız Kur’an’ı ve son peygamber olan Efendimiz Hz.Muhammed’i ve bütün kutsal değerlerimizi küçümseyen anlayışa ve yapılara dur diyebilmeliyiz.
Unutulmamalı ki, Haçlı zihniyeti hortlatmak isteyenler bitmemiştir. Tetikte beklemektedirler. İslam, Türk ve Müslüman düşmanlığı bitmemiştir. Bizler biliyoruz ki bitmeyecektir. Önemli olan biz Müslümanların tavrıdır. Sözde her yere demokrasi götürüyorum diyenlerin ortaya koyacakları tavırdır.”
Yeni Zelanda’da yaşanan bu vahşi ve insanlık dışı saldırıyı bir kez daha kınıyorum. Bu katliamı utanmadan canlı yayınla bütün dünyaya duyuran bu habis ruhluları lanetliyorum. Bu vahşinin ve destekçilerinin en ağır cezaya çarptırılmasını bekliyorum.
Başkan Ünal,“Sendika olarak, ilkeli, kararlı ve ahlaklı bir sendikacılık yapmaktayız. Diyanet İşleri Başkanlığı ve çalışanlarının her alanda en üst seviyeye çıkması için mücadele ediyoruz. 3600 ek gösterge bir an önce ve adaletli bir şekilde bütün çalışanları kapsayan bir şekilde çıkarılmalıdır. Bunun için çalışmamızı yaparak Kanun teklifi verilmesini sağladık. Bütün görevlilerimiz MBSTS olmadan hacca ve umreye görev süresince en az bir kere gidebilmelidir. Lojmanı olmayan camilerimize TOKİ eliyle lojmanlar yapılmalıdır. Bunun için yazışmalarımızı yaptık ve takip ediyoruz.
Her görevlimizin hak ettiği yere kendi hakkı, bilgisi, liyakati ve ehliyeti ile gelebileceği bir sistemin oluşmasını istiyoruz. Şunun adamı, şu sendikanın üyesi, memleketi şurası veya şu siyasi görüştedir anlayışı yok edilmelidir. Diyanet gibi güzide bir kurumun personeli olmamız yeterlidir. Bir, beraber ve bütün olmak durumundayız. Din görevlileri bu toplumun önder, öncü ve örnek insanlarıdır.
Türk Diyanet Vakıf-Sen olarak; Devletimizin birliği dirliği, milletimizin bütünlüğü ve Diyanet İşleri Başkanlığı’mızın her alanda örnek kurum olması bizim de önceliğimizdir.”dedi

Yorum Yazın