GÜNCEL

Erdoğan: Eski Türkiye artıklarıyla da uğraşıyoruz

|
Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Uluslararası Ombudsmanlık Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2012 yılında hayata geçirdiğimiz kamu denetçiliği kurumu devlet ve vatandaş arasındaki engelleri kaldırmanın en somut örneğidir" dedi.
Erdoğan: Eski Türkiye artıklarıyla da uğraşıyoruz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Uluslararası Ombudsmanlık Toplantısı'na katıldı.

Burada konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, önemli mesajlar verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2012 yılında hayata geçirdiğimiz kamu denetçiliği kurumu devlet ve vatandaş arasındaki engelleri kaldırmanın en somut örneğidir" dedi.

"Elbette hedeflediğimize tamamen ulaştığımız iddiasında değilim. Bunun uzun bir süreç olduğunun farkındayız. 80 milyonun tamamı 15 Temmuz gecesi devletine sahip çıkmıtır. 40 yıldır devlete sızan bir çete 80 milyonun direnişi sayesinde hezimete uğramıştır. O gece milletimiz demokrasi destanınıb kanıyla yazmıştır" diyen Erdoğan, "İnşallah bu süreci hukuk içinde yürütmeye devam edeceğiz. Bunun yanında puslu havada avlanmaktan hoşlanan eski Türkiye artıklarıyla da uğraşıyoruz. Bu süreçte kamu denetçiliği kurumumuza önemli görevler düşüyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle:

2012 yılında hayata geçirdiğimiz Kamu Denetçiliği Kurumu devletle vatandaşı kucaklaştırma konusunda en somut tezahürüdür. Biz bu kurumu daha önce kazandırmak istiyorduk. 2006 yılında kabul ettiğimiz kanun dönemin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. Gecikmeyle de olsa bu kurumu daha sonra hayata geçirdik.

Kamu Denetçiliğinin kuruluş serencamı eski Türkiye alışkanlıklarının kimin nasıl komunlandırıldığı bakımından önemlidir. 2006 yılında kanunun iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gidenlerin yaklaşımı cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle önüne geçmek istediğimiz sorunun işaretidir. Ana muhalefet partisinin ve dönemin cumhurbaşkanının hadiselere bakışı ve AYM'nin yapısını dikkate aldığımızda iptal kararı sürpriz olmadı.

"BU SEVİYEYE KOLAY GELMEDİK"

Türkiye bu seviyeye çok kolay gelmedi. Hizmetin önünü tıkayan, statükoyu muhafız anlatışıyla mücadele ettik. Elindeki kamu gücünü siyaseti hizaya sokmak için kullananlara karşı ülkeye hizmet etmeye çalıştık. Kamuda etkinliği ve verimliliği artıracak adımlar çeşitli bahanelerle engellenmek istendi. Hukuk, yasalar tamamen statükocu ve ideolojik bakış açısıyla yorumlandı. Bu anlattıklarımız yıllar önce yaşanmış uzak hadiseler olarak görülüyor olabilir.

Bu yaşadıklarımız meçhul bir tarihin değil, sadece 3-5 yıl öncesinin olaylarıdır. Biz dik durmasaydık, gövdemizi taşın altına koymasaydık bu yapılanların 10'da 1'ini dahi gerçekleştiremezdik. Hamd olsun çabalarımız ve milletimizin desteğiyle Türkiye bu alanlarda da bir dönüşüm gerçekleştirdi.

"CEBERRUT BİR YÖNETİM DEĞİL, VATANDAŞINA HİZMETKAR OLAN ANLAYIŞ VAR"

Türkiye son 14 yılda devletin maslahatını, vatandaşı önceleyen, vatandaşın hakkını koruma altına alan bir sisteme geçti. Devleti namütenahi gören tasavvur terk edilmiştir. İnsanımızın devletten korktuğu atmosferin yerine, 15 Temmuz'da olduğu gibi devleti canı pahasına sahiplenen bir iklim oluşturulmuştur. Türkiye'de artık vatandaşına tepeden bakan, ceberrut bir yönetim değil, vatandaşına hizmetkar olan anlayış vardır. Bir tek vatandaşımızın dahi devlet kapısından boynu bükük ayrılmasına gönlümüz razı olmaz.

Hedeflediğimize tamamen ulaştığımız iddiasında değilim. Bunun uzun ve zahmetli bir süreç olduğunun farkındayız. Reformları bizi ideallerimize bir adım daha yaklaştırdığını biliyoruz. Tüm farklılıklarını bir kenara bırakarak 80 milyonun tamamı devletine sahip çıkmıştır.

"ESKİ TÜRKİYE ARTIKLARIYLA UĞRAŞIYORUZ"

Hizmet eğitim diyerek milletin malını gasp eden çete, 80 milyonun direnişiyle hezimete uğramıştır. O gece milletimiz demokrasi destanını kanıyla, canıyla yazmıştır. Bu örgütün devletten tasfiyesine yönelik kararlı adımlar atıyoruz. Bu süreci hukuk içinde sürdüreceğiz. Örgütün verdiği tahribatın izlerini temizlemeye çalışıyoruz. Bunun yanında tüm umudunu krize ve kaosa bağlamış eski Türkiye artıklarıyla da uğraşıyoruz.

Bu süreçte Kamu Denetçiliği Kurumu'na da önemli görevler düşüyor. Kurumumuz son 5 yılda önemli bir göstergedir. Bugüne kadar yapılan başvuru sayısı 25 bine yaklaştı ve 23 bine yakını neticelendirildi. Kararı uyma oranı yüzde 42'dir. Kurumun etkinliğinin arttığını görüyoruz. Bu seviyeleri yeterli bulmuyoruz. Bunun artması için çalışmayı sürdürmeliyiz.

"PROBLEMİ ÇÖZMEYE GELİNCE SADECE SEYREDİLİYOR"

Bu yılki sempozyumun temasının göç ve mülteciler olarak belirlenmesini isabetli bulduğumu belirtmek isterim. Dünyanın hemen her bölgesi göç ve mülteciler meselesiyle yüzleşiyor. Güçlü olan ülkelerin bu konuda duyarlı olmadığını ifade etmek isterim. Avrupa ülkeleri başta olmak üzere ana konuyu göçmenler oluşturuyor. Ama problemi çözmeye gelince sadece seyrediliyor.

Her ne kadar göç ve mülteciler konusu devletlerin ve uluslararası örgütlerin gündeminde olsa da, daha çok güvenlik ekseninde tartışıldığını görüyoruz. Kuşkusuz yaşanan terör saldırılarının etkisi bulunuyor. Irkçı gruplar, mülteciler ile terör olayları arasında paralellik kurmaya çalışıyor. Bu sorunu ortaya çıkaran, insanları evlerini yurtlarını terk etmeye zorlayan saikleri ortaya çıkarmak zorunluluğu vardır.

Sahil Güvenlik Komutanlığımız 2 yılda 130 bin göçmeni kurtardı.Bunca trajediye rağmen insanlar bu tehlikeyi göze alıyorsa, ciddi sorun var demektir. 3 milyon mülteciyi ülkemizde barındırıyoruz ve şu ana kadar yaptığımız harcama 26 milyar doları bulmuştur. Ne AB, ne BM verdiği sözde durmuştur.

"VARİL BOMBALARINDAN KAÇAN İNSANLARI MİSAFİR ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ"

Verseler de vermeseler de biz silahlardan kaçan, varil bombalarından kaçan bu insanları misafir etmeye devam edeceğiz. Bunu insani bir görev telakki ediyoruz.

Her ne kadar Türkiye Suriye ve Irak'taki istikrarsızlıklar sebebiyle, göç ve mülteciler meselesiyle yoğun bir şekilde yüzleşse de bu konuya asla yabancı değildir. Anadolu, bir göçmen yurdudur. Ülkelerinde zulüm, baskı ve şiddet gören mazlumlar için güvenli bir liman olmuştur. Katliamdan kaçan Musevilerden, Hristiyanlardan, Çerkezlere kadar bu ülkede korunaklı bir çatı bulmuşlardır. Türkiye mazlumlar için güven yurdudur.

Burası göze sezdirmeden, gözyaşı silenler ülkesidir. Bizim milletimiz din, dil, etnik ayrım gözetmeden herkesi bağrına basmıştır. Biz yaşamanın, ayakta kalmanın, vermenin, bölüşmenin, paylaşmanın bereketine inanıyoruz. Gerek ülke içinde, gerekse sınır hattında hayata tutunmaya çalışan kardeşlerimiz için imkanlarımızı seferber ettik. Uluslararası kuruluşların yaptığı katkı, 1,2 milyar dolar civarındadır. Türkiye 140'ı aşkın ülkede icra ettiği kalkınma yardımlarıyla dünyanın en cömert ülkesi payesine sahiptir.

"TERÖRDEN ARINDIRILMIŞ BÖLGE TEKLİFİ DUYMAZDAN GELİNDİ"

Terörden arındırılmış teklifi duymazdan gelinmiştir. Hep bana söyledikleri 'Gayet güzel', 'Hadi adım atalım' dediğimde hep unutturulma polikası güdülmüştür. YPG/PYD'de silah desteği verenler bu güçlerdir. Belgeleri var. DEAŞ'a silah desteği veren yine bu güçlerdir. DEAŞ'la mücadele veren biziz, Batı 'Türkiye DEAŞ'a destek veriyor' diyor.

Suriye'de şehitler verdik, ÖSO şehitler verdi, 3 bini aşkın DEAŞ'lıyı da öldürdük. Buna devam edeceğiz, çünkü bizim tehdit oluşturuyor. Misafirlerimiz var, söyleyim; DEAŞ'ın İslam'la yakından uzaktan ilgisi yoktur. Batılı dostlar 'İslami terör' diyor, kimse İslamla terörü yan yana getirmesin. Zira, İslam barıştır. Barış olan bir din, terörle yan yana getirilemez. Bu çok ciddi bir operasyondur, bunu kabul edemeyiz.

Küreselleşen bir dünyada hiç kimse diğerinin sorununa sessiz kalamaz. Acının rengi yoktur. Kader ve keder ortaktır. Huzur, barış istiyorsak yönümüzü kriz ve çatışmaların olduğu yerlere çevirmeliyiz. Yaşadığımız acı hadiseler Halep, Bağdat, Musul yanarken Antep, Brüksel, Berlin'in huzur içinde olamayacağını göstermiştir.

Akdeniz'in büyük bir kabristana dönüşmesini engelleyecek çözümler ortadadır. Yükler paylaşılmadan mülteci ve göç sorununu üstesinden gelinemeyeceğini söylüyoruz. Etnik, dini ve mezhebi gerilimlerin tırmandırıldığı politikaların çare olmadığını söylüyoruz.

Yorum Yazın

Yorum yazarak topluluk kurallarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.